Neden Yalın Üretim?

Yalın üretim ilk defa MIT öğretim üyesi Womack’ın Toyota Üretim Sistemi’ni incelemesi sonucu 1990 yılında yayınladığı “Dünyayı Değiştiren Makine” adlı kitabında kullanılmıştır.

Bu sistemin yaygın olan ve batılı firmalar tarafından daha çok kullanılan seri üretim sistemlerinden daha farklı ve tamamen israf yaratan, katma değer katmayan faaliyetleri ortadan kaldırmaya odaklı bir sistem olmasından dolayı Womack tarafından bu üretim şekli “Yalın Üretim” olarak nitelendirilmiştir.Bir başka değişle bu yaklaşım zaman, malzeme kullanımı, çalışma süreleri vb gibi üretimden müşteriye kadar olan bütün süreçlerdeki israfı ortadan kaldırıp, sürekli gelişmesini sağlayarak ürüne değer katmaktır.Bugün Yalın üretim sistemi üretim süreçlerindeki israfı ortadan kaldırmak adına uygulanan bir sistemden ziyade artık bütün dünya tarafından bilinen ve uygulanan bir felsefe haline gelmiştir.

Aslında 1970’lerde yaşanan petrol krizine kadar Toyota’da uygulanan üretim sistemi kimsenin dikkatini çekmemişti. Japon araçlarının fiyatı ve kalitesi özellikle Amerikan pazarında söz sahibi olmaya başladıktan sonra Toyota ve Amerikalı üreticiler, özellikle GM arasında bir benchmark çalışması başlamış ve bundan sonra Batı dünyası ile Japon sanayisi arasındaki farklar gün ışığına çıkartılmıştır. Bu çalışma sayesinde ortaya çıkartılan ve Womack, Jones. Tarafından yazılan “Dünyayı Değiştiren Makine” adlı kitap batı tarzı seri üretimin çöküşünü, Yalın üretim sisteminin yükselişini resmen ilan etmiştir. Böylece yeni nesil üretim sistemleri itme sisteminden çekme sistemine dönüşmüştür. Bu yükselişin üretim sistemleri içerisinde Fordizmi bitirdiğini de çok rahat söyleyebiliriz.

İsrafların ortadan kaldırılması demek maliyetlerin azaltılması ve kalitenin arttırılması yani verimli çalışma ortaya koymaktadır. Fakat bu sistemi uygulayan firmalar, sadece kendi üretim sistemlerinde Yalın üretime geçişin tam sonuç veremeyeceğini bildiklerinden tedarik zincirinde var olan bütün firmalara bu sitem empoze edilmiştir. Böylece nihai ürünü ortaya çıkartan bütün tedarikçiler bu oluşumun içine dahil edilerek maliyet avantajı, yüksek kalite seviyesi ve karlılık elde edilmiştir.

Günümüzde bir çok  otomotiv,tekstil hazır tüketim malları gibi üretim yapan tesisler üretim sahalarında Yalın Üretim Tekniklerinden yararlanmaktadırlar. Yalın üretim tekniklerinin etkili sonuçları  öncelikle otomotiv sektöründe faaliyet gösteren firmalarda görülmüş ve daha bir çok sektöre yayılmıştır.  Üretim teknikleri zamanla aynı amaçları güden Yalın Yönetim tekniklerini de beraberinde getirmiştir. Sadece üretim sahasında değil, aynı zamanda da ofis ortamında da oldukça verimli kullanılmaya başlanmıştır. Özellikle son dönemlerde hastaneler ve hazır yemek sektöründe ki uygulamalarda başarılı sonuçlar alınmıştır.

Yalın üretimin destekleyici yöntemlerinden birisi olan TPM yani Total Productive Maintanence – (Toplam Üretken Bakım) faaliyetlerindeki Maintanence ibaresi son dönemlerde yerini Management – Yönetim ifadesine bırakarak Toplam Üretken Yönetim olarak  ifade edilmeye başlanmıştır.  Buradaki yönetim sadece ofis çalışanları veya amirler tarafından takip edilen yönetim süreçleri değil, aynı zamanda sahada aktif faaliyet gösteren çalışanların da ekip olarak günlük süreçlerini takip etmesi ve istenilen sonuçlara ulaştırması demektir.

Yine Toyota’nın özellikle üstünde durduğu, çalışana değer veren, çalışanların yeteneklerini geliştirip verimliliği ve çalışan memnuniyetini arttıran insan kaynakları yönetimi de = Yalın İnsan Kaynakları olarak ifade edilmeye başlanmıştır.

Kısaca söylemek gerekirse, Japonya gibi kıt kaynakları maksimum verimlilikle  müşteri memnuniyetine dönüştürmek isteyen her sektörden firma yalın teknikleri kendi alanında uygulayarak başarılı bir yönetim sergileyebilir. Ülkemizde de özellikle otomotiv sektöründe tedarik zincirinin ilk halkasında olan üretim tesisleri, yalın kavramları ve teknikleri başarı ile uygulasalar da zincir halkaları ilerledikçe üretim ve yönetim sistemlerinin oldukça eski zamanlardan kalma yöntemler olduğunu söyleyebilirim. Unutmamak gerekir ki verimli ve etkili bir yönetim sistemi kuramayan firmalar uzun vadede kaybolmaya mahkumlardır.




Leave a Reply