Bugün dünya ekonomisine yön veren firmalara baktığımızda başı- özellikle teknoloji firmalarının çektiğini görüyoruz. Bu firmalar aynı zamanda yaptıkları çalışmalarla geleceğe ışık tutmaktadırlar.
Son dönemlerde Apple, Google Samsung gibi firmaların farklı sektörlere yatırım yaptıklarını duyuyoruz. Apple firmasının VW veya farklı otomotiv üreticileri ile Sürücüsüz araba imalatı için anlaşmalar yaptığı söylentisi yayıldı. Bu haber resmiyet kazanmasa da apple firmasının gelecek planları içersinde olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte yine Toshiba, Panasonic gibi firmaların da elektrikli araç üretiminde batarya desteği sağlamak için kolları sıvadığı bir çok kez haber oldu.
Teknolojik açıdan incelediğimizde sürücüsüz araçlar gelecekte yaşam koşullarını oldukça iyileştirecek Uber gibi taşıma işi yapan firmalarda insan maliyetini düşürecektir. Toyota'nın Uber'e 1 Milyar Dolar yatırım yapması bunun bariz habercisidir. Burada odaklanmak istediğimiz nokta bugün i̇malat sanayisini yön veren ana sanayi konumundaki otomotiv "OEM" firmaları gelecekte yan sanayi konumuna düşeceklerdir.
Dünya değişmekte, i̇nsanların taleplerini bu yönde değişmektedir. O zaman firmalarda değişmek zorunda kalacaktır. Peki Ya ülkemiz firmaları ? Endüstri 4.0 ‘ın konuşulduğu günümüz koşullarında kültürel değişikliğe karşı çıkan, i̇nsan gelişimi desteklemekten çekinen firmalar maalesef gelecekte kendilerini iyi bir konum bulamayacaklardır. Şirketlerin İçinde bulunduğu mevcut koşulları iyi analiz edilip sadece bugüne değil geleceklerini de iyi planlamaları önemlidir.
Pozisyonlar değişecekse taşlar yerinden oynayacak demektir. O zaman domino taşı etkisini şimdiden düşünmemiz gerekir. Basit bir örnek üstünden gidecek olursak, teknoloji araba konsepti mekanik aksamdan daha ziyade elektronik parçaları içerecektir. Yakıt enerjisi yerine elektrik enerjisi tüketecektir. Bu da araçlarda kullanılacak olan bir çok parçanın değişeceğini gösteriyor. Ve bu parçaları üreten yan sanayi firmaları farklı ürün gamlarına yönelmek zorunda kalacaklardır. OEM firmaların tedarikçi konuma düşmesi ile Tedarik zincirinin ikinci halkasında olan bir çok üretici de zincirin üçüncü halkasını geçiş geçiş yapacaklar. Özetle üreticiler konum değiştirdiğinde şu anki kâr marjlarından feragat edeceklerdir.
Günümüz koşullarında dahi araçlarda teknolojik değişikliklerin gerçekleşmesi ile mevcut ürünlerinin ömrünü koruyamayıp, teknoloji transferini sağlayamayan , tedarikçi ağında pozisyon kaybına uğrayan bir çok firma örnekleri vardır.
Fazla söze gerek yok dünya firmaları geleceği planlarken bizlerinde şimdiyi bırakıp bırakıp geleceğe odaklanmamız gerekiyor. Mevcut koşullara meydan okuyup geleceğe odaklanmak ise ancak güçlü bir organizasyonla sağlanabilir. Organizasyonunuz böyle bir meydan okumaya hazır mı ?Eğer cevabınız olumsuzsa organizasyonunuzu eğitmeye şimdiden başlayın, hedeflerinizi paylaşın, yönetimde onlara şans verin.
Geleceği planlayabilmek bir fırsattır, şimdinin bahanelerinden kurtulup yeni fırsatlara yönelik stratejileri hayata geçirmemek esastır. Artık seyretmeyi bırakıp bizimde harekete geçme zamanımız gelmiştir.
Yazar Hakkında :
Atakan Zehir
Japon firmaları ile ilk tanışması 2001- 2002 yıllarında Honda Türkiye Üretim Bölümü saha staj çalışması döneminde gerçekleşmiştir.....